Medeniyetin temel kurumu aile

BURSA-  Bursa Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden Bursa Kültür A.Ş. tarafından Uludağ Üniversitesi, Mehir Vakfı,  Konya ve Bursa İl Müftülüğü işbirliğinde,  ‘Aile ve Medeniyet’ paneli düzenlendi.  Bursa 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti etkinleri kapsamında gerçekleştirilen panelin ilki Uludağ Üniversitesi Prof. Dr. Mete Cengiz Kültür Merkezi’nde düzenlendi.   Panelin ikinci oturumu ise Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi Hüdavendigar salonunda yapıldı. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kazım Uysal ile Mehir Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Mustafa Özdemir’in konuşmacı olarak katıldığı panelin moderatörlüğünü Uludağ Üniversitesi Rektörü Profesör Doktor Ahmet Saim Kılavuz gerçekleştirdi.  Panele Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın yanı sıra Bursa İl Müftü Vekili Yavuz Yıldız, Yıldırım İlçe Müftüsü İbrahim Halil Demir,  Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Kaya,  dernek ve vakıf temsilcileri ile çok sayıda öğrenci ve vatandaş katıldı. Konya İl Müftüsü Doç. Dr. Ali Öge’nin Kur’a-ı Kerim tilaveti ile başlayan panele katılan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş,  Türk dünyasında aile kavramının önemine vurgu yaptı. 

“Huzurlu bir toplumun temeli ailedir”

Bursa 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti etkinlikleri kapsamında kentin kültür- sanat hayatında değer katmayı amaçladıklarını ifade eden Başkan Aktaş,  Türk medeniyetinde aile kavramının önemli bir yeri olduğunu kaydetti. Başkan Aktaş,   “Geleneksel aile kavramına yüklediğimiz anlamı inancımızla pekiştirdiğimiz için ortaya güçlü bir aile yapısı çıkmış, toplumsal birlik ve beraberliğimizin mayasını oluşturmuştur. Aile bağları çözülmüş bir toplum ne kadar zengin, ne kadar müreffeh olursa olsun ayakta kalamaz” diye konuştu.

 “Aile kendi içinde devlettir”

Panelin başında konuşan Uludağ Üniversitesi Rektörü Profesör Doktor Ahmet Saim Kılavuz ise Türk-İslam Medeniyetinde ailenin en önemli kurum olduğunu söyledi. Prof. Dr. Kılavuz, ‘Modernleşme süreci, ailenin genetik yapısını bozdu. Aile kavramının güçlü olduğu dönemlerde medeniyette güçlü olur”  diye konuştu. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse de,  ailenin Hz. Adem ve Havva ile başlayan ve kıyamete kadar sürecek olan en temel kurum olduğunu söyledi.  Köse,” Aile toplumun örgütlenme modeli olarak görüldüğü için sosyolojik olarak aile ile devlet birbiri üzerine tanımlanmıştır. Aile, kendi içinde küçük bir devlettir. Devlet te o milletin büyük ailesidir. Devletin ve toplumun yapı taşları aileden oluşur. Aile ile ilgili sosyolojiye tek ebeveynli aile kavramı girdi. Boşanmalar ayrılıklar oluyor. Aile sistemli bir yapıdır. Her bir parça sistemin içinde değerini alır.” dedi.

Aile biterse toplum da biter

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kazım Uysal ise toplumun temelinin aile olduğuna vurgu yaptı.  Rektör Uysal,  “Bir toplumda saatin zembereği neyse toplumda aile odur. Aile biterse toplum da biter. Bu nedenle topluma zarar vermek isteyenler önce aileye saldırır. ” şeklinde konuştu.  Kadına yönelik şiddet olgusunu da değerlendiren Rektör Uysal,  kadının sadece fiziki güzelliğine değer vermenin de kadına yönelik şiddet olduğunun altını çizdi.  Prof. Dr. Uysal, ” Kadına şiddeti yalnızca fiziksel şiddet olarak ele alamayız. Kadına ve erkeğe aynı yükleri yüklemek de kadına şiddetin başka bir boyutudur. Kadın - erkek eşittir dedikten sonra her iki cinse de aralarındaki farklılıkları gözetmeden iş hayatında eşit yükleri yüklerseniz, ardından kadına evin, çocukların işlerini yüklerseniz bu da kadına şiddettir” ifadelerini kullandı.

Vakfı eşimin isteği üzerine kurdum

Mehir Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Mustafa Özdemir de vakfın faaliyetlerini anlattı.  Vakfın temel özelliğinin ilmiyeye hizmet etmek olduğunu ifade eden Özdemir 28 ülke 62 ilde faaliyet gösterdiklerini söyledi. Bugüne dek 10 binin üzerinde çiftin evlenmesine vesile olduklarını ifade eden Özdemir Mehir Vakfı yayınlarından çıkan eserlerin de 5 dile çevrildiğini ifade etti. Özdemir “Ben eşimi ve çocuklarımı çok sevdim. Mutlu bir ailede büyüdüm. Bu vakfı da eşim için kurdum. Eşim bana; evlenmek isteyen gençler var, sen esnaf adamsın. Esnaf arkadaşlarınla bu gençlere yardım ederseniz çok iyi olur dedi. Ben de dostlarımla konuşarak bu vakfın kurulması için girişimlere başladım. İlk olarak 2 çiftimizi evlendirdik. Yuva kurmak ve kurulmasına vesile olmak çok büyük bir keyif” dedi.   Panelin son konuşmacısı Konya İl Müftüsü Doç. Dr. Ali Öge ise “Eşlerin ve çocukların hayırlı olmasının yolu birçok farklı noktadan geçebilir. Kavli olarak bu konuda dua etmeliyiz. Yani istediğimiz şeyi önce kendimiz yapmalıyız. Biz çok iyi bir eş değilsek, çok iyi bir eş beklemek ne kadar doğru?” diye konuştu.   Osmanlı döneminde kıraat gelişiminin Bursa’dan başladığını,  Ulucami’nin içinde İbnü’l Cezeri kıraat ilmi okutulduğunu ifade eden Öge,  ‘18.Yüzyıl Osmanlı Âlimlerinden Yusuf Efendizade'nin Kıraat İlmindeki Yeri’ adlı kitabının da yakında Mehir Vakfı yayınlarından çıkacağını ifade etti.

Panelin sonunda Uludağ Üniversitesi Rektörü Profesör Doktor Ahmet Saim Kılavuz,  Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Hüseyin Buran ile Bursa 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti Koordinatörü, Bursa Kültür A.Ş. Genel Müdürü Fetullah Bingül panelistlere teşekkür belgesi ve hediye takdiminde bulundu.