’89 Göçünün 30. Yılına Özel Kimlik Sergisi’

Bursa- Bulgaristan’da 1989 yılına dek iktidarda kalan komünist rejimin kurduğu Belene toplama kampında yaşananlar, Büyükşehir Belediyesi tarafından Bursa Göç Müzesi’nde açılan sergiyle tekrar gözler önüne serildi. ’89 Göçünün 30. Yılına Özel Kimlik Sergisi’ ismiyle organize edilen etkinliğin açılışı, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş tarafından yapıldı.

 18 Aralık Uluslararası Göçmenler Günü, Bursa’da farklı bir organizasyonda kutlandı. Büyükşehir Belediyesi tarafından Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde organize edilen ’89 Göçünün 30. Yılına Özel Kimlik Sergisi’ isimli etkinlik, bundan 30 yıl önce yaşanan ve binlerce kişinin hayatını kaybetmesine, yüzbinlerce ailenin Türkiye’ye göçmesine neden olan olayları yeniden gözler önüne serdi. 1989 yılında gerçekleşen ve 350 bin aileye ‘hayatın türlü zorluklarını yaşatan’ büyük göç, Bursa Göç Müzesi’nde düzenlenen Belene toplama kampı canlandırmasıyla tekrar hafızalara kazındı.

Büyük göç 

Müslüman Türklere ait kimlikler ile eşyaların da sergilendiği etkinliğin açılışını yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, 18-19 yaşında bir delikanlı olarak o yılları çok iyi bildiğini ifade etti. Bulgaristan’dan Türkiye’ye 1900’lu yılların başından itibaren farklı tarihlerde göçlerin yaşandığını fakat bunların en önemlisinin 1989 yılında gerçekleşen ve 350 bin insanın ana vatana dönmesiyle sonuçlanan büyük göç olduğunu hatırlatan Başkan Aktaş, “O insanların çektiği sıkıntıları düşünebiliyor musunuz? Evinizi, barkınızı, akrabalarınızı, eşinizi ve evlatlarınızı bırakarak, göç ediyorsunuz. Geçmişinizi siliyor ve hayata yeniden başlıyorsunuz” dedi. Büyükşehir Belediyesi olarak o yıllarda yaşanan zorlukları ‘farkındalığın artırılması adına’ görselleriyle birlikte tekrar ortaya koyma kararı aldıklarını ve bu nedenle sergiyi düzenlediklerini ifade eden Başkan Aktaş, “O psikolojiyle gezmek lazım bu sergiyi. Kırcaali, Türklerin yoğun yaşadığı bir bölge. Bugün bile 1 milyondan fazla Türk var orada. Eğer bu göçler yaşanmasaydı, bugün Bulgaristan’ın Türk bir cumhurbaşkanı, Türk bir başbakanı olurdu. Maalesef benzer nedenlerle insanlar hayatını devam ettirdikleri bölgeleri terk etmek zorunda kaldı. Belene kamplarında ölenler, ömrünü çürütenler oldu. Allah, bir daha bu acıları yaşatmasın” diye konuştu.

Başkan Alinur Aktaş, konuşmasında, Bulgaristanlı Türklere sahip çıkan dönemin devlet adamı Turgut Özal’ı da rahmetle andı.

Belene günleri anlattı 

Etkinliğin açılışına, Belene toplama kampında türlü işkencelere maruz kalan Muhammet Gölcüklü isimli Bulgaristan göçmeni Türk de katıldı. Bulgaristan’da eski komünist diktatör Todor Jivkov’un ülke nüfusunun yüzde 10’unu oluşturan Müslümanlara karşı asimilasyon politikası başlattığını ve Türklerin isimlerini zorla değiştirdiğini kaydeden Gölcüklü, bu baskılara karşı çıktığı için ömrünün bir kısmını Belene toplama kampında geçirdiğini, burada türlü işkencelere maruz kaldığını söyledi. Tek suçlarının Müslüman olmak olduğunu ifade eden Gölcüklü, “Bir gün gece saat 23.00 sularında polis arabası bizi topladı. Ardından Avusturya’ya sınır dışı etti. Oradan da Haziran 1 gibi, Türkiye Cumhuriyeti’ne giriş yaptık. Allah’a çok şükür. Burada çok mutluyum. 15 sene de muhtarlık yaptım, Görükle Göçmen Konutları’nda. Çok huzurluyum” şeklinde konuştu. Başkan Aktaş, açılışın ardından sergiyi gezdi.