Engin Noyan ile Erguvan-i sohbetler

İncirli Kültür Merkezi’ndeki söyleşiye katılan ünlü Tiyatrocu-Yazar Kur’an-ı Kerim-i anlamanın farz olduğunu, yasaklamayla başarıya ulaşamayanların Kur’an-ı Kerim anlamsızlaştırma gayreti içine girdiğini söyledi.


 

BURSA- Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Turizm Daire Başkanlığı koordinesinde Bursa Kültür A.Ş. tarafından İncirli Kültür Merkezi’nde düzenlenen Erguva-i Sohbetler söyleşi programı bu kez Ünlü Tiyatrocu- Yazar Engin Noyan’ı ağırladı.


Bursalıların yoğun ilgi gösterdiği söyleşide salonu dolduran konuklara seslenen Noyan, Kur’an merkezli hayat çağrısı yaptı. "Kur'an'ı Anlamak" konulu söyleşi başlığının aslında çok şeyi ifade ettiğini belirten Noyan, "Bugün hayatını bir şekilde idame ettirebilen herkes Kur’an'ı anlamaya yetecek kadar akıl ve fikir sahibidir" ifadesini kullandı. Noyan, "Her şeyi öğreniyoruz, her bir şeye vakit ayırabiliyoruz. Neden Kur’an ı anlamıyla birlikte öğrenmeyelim. Hayatımızın kurallarını belirleyen ve yol gösteren kutsal vahyin, mübarek sözlerin anlamını bilmeli değil miyiz?" diye sordu. Engin Noyan, insanlığın aydınlanmayı bin 400 yıl önce yaşadığını belirten Noyan, “Şeytanın işi insanları günaha sokmak, Müslüman’ın işi kendini günaha karşı korumak” diye konuştu.


Geçmişte okuma yazma bilmeyenlerin bile Kuran’ı anlayabildiğini söyleyen Noyan, “Günümüzde Elmalılı Hamdi Yazır’ın yazdığı Türkçe Kur’an mealini anlamak için sadeleştiriyoruz” dedi.


KUR’AN-I KERİM’İ ANLAMAK FARZDIR


 Kur’an-ı Kerim’in birçok kez yasaklandığını belirten Noyan, yasaklamayla başarıya ulaşamayanların Kur’an’ı anlamanın önüne geçtiğini aktardı. Müslümanların mübarek Kur’an-ı Kerim’i anlamak mecburiyetinde olduğuna işaret eden Noyan, “Kur’an-ı anlamak farzdır, başka yolu yoktur. Biz Kuran’ı anladığımız da ne oluyor, bir çok soru yanıt buluyor. Bugün anlayamadığımız birçok konunun arkasında ne olduğunu görmeye başlıyoruz” dedi. Yüce kitap Kur’an-ı Kerim’in Zuhruf süresinde Firavun için kavmini aptallaştırdı, içi boş insanlar haline getirdi” dendiğine dikkat çeken Noyan, “ Peki Firavun bunu nasıl başardı çünkü yanında sihirbazlar vardı. İnsanlara yalanlar söylüyorlardı. Var olanı yok, yok olanı var gibi gösteriyorlardı. Firavun’un halkını aptallaştırması işte böyle oldu. Peki, bu Ayet-i Kerim’e bugün bize bir şey anlatmıyor mu? Firavunların sizi aptallaştırmasına izin vermeyin” ifadesini kullandı. Türkiye’de ilk kurulan televizyon kanalının adının Magic Box olduğunu ifade eden Noyan, bu örnekten yola çıkarak günümüzde toplumun medya ve iletişim teknolojileri ile nasıl etkisiz hale getirildiğine ve aptallaştırıldığına ilişkin çarpıcı örnekler verdi. Medyanın egemen güçler tarafından tanzim edildiğini iddia eden Noyan, “Fikrini açıkça beyan eden, haktan başka davası olmayan, apaçık konuşan, meselelerini gündeme getiren, davasının peşinde koşan bir kitleyi kim ister?” diye sordu.


KUR’AN İLE ARAMIZA DUVAR ÖRDÜLER


Amacın toplumu köreltmek ve bir sürü psikolojisine sürüklemek olduğuna dikkat çeken Müzisyen-Tiyatrocu- Yazar, “Mübarek Kur’an-ı Kerim’in tarifi ile hayvan sürüsü gibi bir kitle istiyorlar. Otur deyince otursun, kalk denilince kalksın, fikir beyan etmesin, emirlere itaat etsin, şahsiyetsiz bir kitle istiyorlar. Kur’an-ı Kerim’in inşa ettiği insan bu değil. Onun için Kur’an ile aramıza duvarlar ördüler. Sen onu anlayamazsın ‘o sana bir şey söylemez’ dediler” diye konuştu. Kur’an’ın duvara asılmak için indirilmediğini belirten Noyan, Kur’an’la aramıza fiziki ve manevi duvarların konulduğunu belirterek, Kur’an’ın anlaşılmaz olduğunu iddia etmenin bile küfre yakın olduğunu söyledi.  Noyan, söyleşi sonrası okurları ile sohbet etti, kitaplarını imzaladı.